Aslında birçok kişi tarafından günlerce tartışılan ve kafamızı iyice karıştıran Palm yağı palmiye meyvesinden üretilen bir yağ. Oda sıcaklığında katı halde bulunuyor. Palm yağı, diğer sıvı yağlardan kötü ama katı yağlardan iyi bir yağ. Palm yağının bu kadar çok tercih edilmesinin sebebi başta ucuz olması tabi ki. Gıda sektöründe tercih edilmesinin sebebi ise trans yağ içermiyor oluşu ve lezzet açısından nötr olması. Ayrıca palm yağı yapısal özelliğinden dolayı oksitlenmeye dayanıklı ve raf ömür uzun bir yağ. Bu nedenle pal yağı kullanılan ürünlerinde raf ömrünü uzatıyor.
Bizi ilgilendiren bölümü ise palm yağının özellikle çocuklar tarafından tüketilen ürünlerde kullanılıyor olması. Katı margarinler, bisküviler, hazır dondurmalar, şekerlemeler gibi pek çok gıda maddesinde palm yağı kullanılıyor. Kızartma yağlarında da sıkça kullanılıyor. Genellikle ürünlerin içeriğinde bitkisel yağ şeklinde yazılıyor.
Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA)’nın pek çok gıda maddesinde bulunan palmiye yağıyla ilgili yayınladığı raporda bu yağın tümörlere yol açtığı düşünülen glisidol oluşumuna neden olduğu belirtiliyor. Rapora göre palmiye yağının doğal kırmızı renginin sökmek ve kokusunu ortadan kaldırmak için yüksek sıcaklıklar kullanılıyor. Bu işlem glisidil yağlı asit esterleri (veya GE) olarak adlandırılan atık maddelere neden oluyor. Bu maddelerin hazmı da tümörlere yol açtığı düşünülen glisidol oluşumuna neden oluyor.
Öte yandan bazı araştırmacılar, yüksek doymuş yağ oranı nedeniyle kolestorol seviyesini artırarak, kalp krizi ve felç riskini artırdığını belirtiyor. Isıtılmış palmiye yağının kan basıncını yükselttiği ve yüksek tansiyona neden olduğu da ifade ediliyor.
Biz de ise Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, “Türkiye’de palm yağına ilişkin mevzuat, ulusal ve uluslararası bilimsel çalışmalar ve veriler ışığında hazırlanmıştır. Söz konusu mevzuatta palm yağının taşıması gereken fiziksel ve kimyasal özellikler yer alıyor. Bakanlığımızca bu konuda her türlü kontroller yapılmaktadır. Palm yağı bütün dünyada gıda sanayisinde yaygın bir şekilde kullanılmaktadır” ifadelerini kullandı.
Türk Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu (TGDF) ise, yaptıkları araştırmalar sonucunda risk içeren maddelerin gıda sanayinde kullanılan endüstriyel yağ üretiminde bulunmadığını, üretimin bu konuda “dünya standartlarının üzerinde” olduğunu söyledi.