Diş çıkarmak, dişin damaktan sürme sürecinin son aşamasıdır. Bebeğin 1 yaşına kadar olan gelişiminde önemli bir aşama olan dişin ağız ortamına gelişi bazı bebekler için uzun ve zorlu bir süreç olabileceği gibi, bazı bebekler için de kısa süreli ve kolayca yaşanan bir süreçtir.
DİŞ ÇIKARMAK KALITSAL FAKTÖRLERE BAĞLIDIR
Dişler anne karnında hamileliğin 3. ve 6. ayları arasında şekillenmeye başlar. Doğum sonrası genellikle 6. ve 7. aylarda alt ön kesici dişlerin belirmesiyle ağızda yerlerini almaya başlarlar. 3 ay kadar erken ya da 12 ay gibi gecikmeli olarak dişlenme süreci başlayabildiği gibi ender de olsa doğum sırasında kıkırdak formunda dişlerle dünyaya gelen bebeklerde bulunmaktadır. Diş çıkarmak kalıtsal faktörlere de bağlı olduğundan anne babanın ilk diş çıkarma süreçleri de her bebek için göz önünde bulundurulmalıdır. Her çenede 10 tane olmak üzere 20 adet diş bebeğin 6-30 aylık dönemi arasında belirli periyotlarla ağızda yerini bulmaktadır.
DİŞ ÇIKARMA BELİRTİLERİ
Dişin ağız ortamına yolculuğu dişetinin açılmasından en az 3 ay önce başlar. Bu süreçte bebekte salya artışı, hafif ateş, ağlama-huzursuzluk, ishal, burun tıkanıklığı, ağız çevresinde hafif döküntü, ellerini ısırması, uyku düzensizliği, kulakları çekmek, iştahsızlık gibi belirtiler görülebilir. Bu belirtiler görülmeye başladığında anne babalar bazı belirtilerde dikkatli ve kontrollü olmalıdırlar. Salya artışı ilk görülen belirtilerdendir. Çene ve ağız çevresinde kızarıklık ve döküntüye yol açabilir. Bu durumda bebeğin yüzü temiz ve yumuşak bir bezle silinerek uygun bir nemlendiricili krem uygulanmalıdır.
DİŞ ÇIKARMA SÜRECİNDE ATEŞ
Diş çıkarma sürecinde 37 derece civarında hafif bir ateş normal kabul edilmektedir. Daha yüksek takip edilen ateşlenmelerde bebeğin dişlenme sürecindeki bağışıklığının azalmasından kaynaklı viral bir enfeksiyon olabileceği düşünülebilir. Çocuk doktoruyla mutlaka konsulte edilmeli ve uygun medikal destek verilmelidir. Dişlenme sürecinde dişetleri çok hassaslaşır. Katı besinlere başlamış olan bir bebek, bir süre besinleri reddetmek isteyecektir. Anne babaların bu durumda telaşlanmaması ve bebeği beslenme yönünde zorlamaması gerekmektedir. Bebeğin sadece anne sütü ya da mama takviyesiyle beslenmesi bu süreçte ona yetecektir. Dolaylı olarak kilo alma da yavaşlama da bu süreçte görülebilir. Yoğun salya varlığında bir kısmının bebek tarafından yutuluyor olması dışkıda sulu bir form yaratabilir fakat çok yoğun ya da günde 2 den fazla sulu dışkı varlığı mevcutsa mutlaka çocuk doktoruna başvurulmalıdır.
DİŞETİNDE ŞİŞME VE KIZARIKLIK
Ağız ortamında da bazı değişiklikler gözlemlenmektedir. Dişin çıkacağı bölgede dişetinde şişme ve kızarıklık olabilmektedir. Bir süre sonra diş etinde beyazlaşma başlar bunu dişin ağızda görülmesi takip eder. Dişin dişetini açacağı bölgede kan pıhtısı görülebilmektedir. Diş tamamen çıkmadan önce yeri şiş, koyu mavi-siyah arası bir renk alarak ödemli bir alan oluşabilir. Dişin ağızda belirmesiyle bu bölgede biraz kanama görülebilir. Buna diş hematomu denir. Genelde kendi kendine iyileşir fakat iyileşemediği noktada mutlaka diş hekimine başvurulmalıdır. Lokal anestezi eşliğinde ufak bir kesiyle dişin önünün açılması gerekebilmektedir.
DİŞ KAŞIYICI PLASTİK VE BOYALI OLMAMALIDIR
Bebekler ön dişleri daha kolay çıkarırlarken, arka azı dişlerini daha uzun sürede ve daha zorlu bir şekilde çıkarırlar. Bu zorlu dönemde anne babalar bebeklerine yardımcı olmalıdırlar. Örneğin çiğneyerek dişetlerini kaşımaya yardımcı olmak hem de biraz soğutulmuş olarak bebeğe verildiğinde dokudaki ödemi de rahatlatmak adına bebeğe havuç, muz, elma, salatalık verilebilir. Bebeğe çiğnemesi için bir şey verildiğinde koparabileceği bir parçanın solunum yoluna kaçmaması için mutlaka anne babaların bebeğin yanında bulunması ve bebeği oturur pozisyonda tutmak önemlidir. Benzer durumu buzdolabından çıkmış su dolu bir diş kaşıyıcı halka ile de uygulanabilmektedir. Diş kaşıyıcı plastik ve boyalı olmamalıdır. Bunların dışında eller yıkandıktan sonra parmakla dişetlerine yavaşça masaj yapılması bebeği rahatlatacaktır.
AĞRI KESİCİ ŞURUPLARDAN YARDIM ALINMALI
Bebeğin dikkatini dağıtacak aktiviteler; dışarıda gezinti, oyun oynamak, kucakta anne teması bebeği rahatlatacaktır. Medikal olarak bazı lokal anestezik içerikli kremlerden beslenme öncesinde yardım alınabilinir. Mutlaka doktor kontrolünde olmak kaydıyla ağrı kesici şuruplardan da yardım alınmalıdır. Bebeğin dişetleri çok kızarık ve ödemliyse, evde hazırlanacak soğutulmuş alman papatyası çayıyla yapılacak gazlı bez kompresi dişetlerinde antiseptik etki yaratacak hem de bebeği rahatlatacaktır.
DİŞ TEMİZLİĞİNE NE ZAMAN BAŞLANMALI?
Bebeğin ilk dişini çıkarmasıyla diş temizliğine başlanmalıdır. Dişler ilk başlarda nemli bir bezle silinmeli 1 yaşından sonra anne baba tarafından fıçalanmalıdır. 2 yaşından sonra çocuklar için üretilen florür oranı ayarlanmış diş macunu kullanımı kokusu gelecek kadar sürülerek kullanılmaya başlanabilir. 3 yaş itibariyle rutin diş hekimi kontrolleri başlamalı diş hekimi tarafından güçlendirici ve çürüğe karşı koruyucu bazı uygulamalar yapılabilmektedir.
Diş Hekimi Şeniz Yeşilkaya
Hürriyet Aile
Bir Cevap Yazın